Selam arkadaşlar sizlere TheTurks784 'den görevi devraldığımı mutlulukla bildirmek isterim ve görevim size Türk tarihinin yanlış ve batı yanlısı olarak anlatıldığını söylemek isterim.Sizlere ufacık da olsa biraz bu konuda aydınlatmak ve araştırdığınız taktirde bu bilgilere rahatça ulaşabileceğinizi belirtirim ve sözü sizin gözlerinize bırakıyorum...
İslamiyet öncesi dönemde, hakanların ve şamanların kurmuş olduğu bu örgüt faaliyetlerine çin ve komşu ülkelerde çeşitli ajanlık ve örgütlenmeler ile başlamıştı. Selçuklu ve Osmanlıda da varlığını sürdürdüğünü sandığımız bu örgütün bu gün bile var olduğuna dair söylentiler vardır. Üzerindeki renklerin ve temanın Göktürklerle bire bir örtüşmesi ilginçtir. Mistik güçleri olduğu düşünülen şamanların, bu güne kadar ki sırlarını ve Türk Dünyasının gerçek tarihine sahip olduğu söylenmektedir.
Börü budun Göktürk hakanı Vezir Bilge Tonyukuk tarafından, İlteriş yani Kutluk Kağanın emriyle tahmini olarak 680 de kuruldu. Karşı ordular ve milletler hakkında çeşitli ajanlar kullanarak bilgi toplamak ve sabote etmek gibi işler için kullanıldı. Toplamda 50 kişiye yakın oldukları söylenmekte. Henüz hükümdarlığını ilan etmemiş olan ve devlet kurma hazırlığında olan İlteriş kağan, Başta vezir Bilge Tonyukuk olmak üzere onyedi arkadaşı ile bir birlik oluşturmaya karar verdiğinde ortaya ilk teşkilat olarak börü budun çıktı. Daha sonra ise 2. Göktürk devleti zamanı başladı.
Aşına soyunun bir dişi kurttan türediğine dair o çağda pek yaygın olduğu anlaşılan rivayetler, Gök-Türklerin erken tarihini efsanelerle karıştırmaktadır. Ancak kurttan-türeme geleneğinin, Asya Hunları arasında da mevcut olması ve kurt ata’nın Türkleri dar, geçilmez yollardan selamete ulaştırdığı (Bozkurt Destanı’nın aslı) rivayetinin Hunlarda görülmesi, Gök-Türklerin Hunlara nispetini ortaya koymaktadır. Aşına ailesinin, yalnız bir erkek çocuk hayatta kalmak üzere, katliama uğramış olduğu rivayetini, Tsü-kü (aslında Asya Hun devletinde bir unvan) adlı Hun ailesine mensup Meng-sün tarafından kurulan Kuzey Liang Hun Devletinin, 439′da Tabgaçlar tarafından yıkılması hadisesine bağlamak mümkündür. Sui-shu’ya (Çin yıllığı, 581-618) göre, bu Hun devletinde idareyi elinde tutan Tsü-kü (Chü-ch’ü’ler imha edildiği zaman, A-shih-na (Aşına) kolu, 500 ailelik bir kütle halinde, Kan-su bölgesinden göçerek, Juan-juanlara sığınmışlardı. Gök-Türklerin nüvesini teşkil ettiği belirtilen ve Meng-sün’ün oğlu An-çu ve sonra torunu Şu’nun öldürülmesi üzerine önce Hsi-hai’da iken sonra Altaylar’a nüfuz eden bu kütle, Chü-ch’üler (Tsü-kü yolu ile de Asya Hunlarına bağlanmaktadır ve hatta, bu kısa göç hareketini idare eden Aşına soyunun, Güney Hun Tanhuları yolu ile Mo-tun’un mensup olduğu ünlü T’u-ko (Tu-ku) ailesinden gelmesi kuvvetle muhtemeldir. Kurt ata inancı dolayısıyla Gök-Türk hakanlık belgesi, altından kurt başlı sancak (tuğ) olmuştur.
Kurt başlı sancak bu kurulmuş olan Börü budun için bir gelenek ve simge halini de almıştır. Belki de dünyanın en eski istihbarat ve haber alma teşkilatı olmuştur. Büyük Selçuk İmparatorluğunun kurulması Börü Budun üyesi olan subaşı Dukak’a verilen emir ile oğlu zeki ve etkileyici konuşmaları ile tanınan Selçuk Bey’in budun emrine alınması sonucu gerekli Türk Kavimlerinin desteği sağlanarak baş olması sonucunda gerçekleştirilmişti. Sık sık devletler ile iç içe olmasına rağmen, devletlerden bağımsız olarak Göktürk örf, adet ve geleneklerine bağlı olduğu bilinen Börü budun, Büyük Selçukluya kadar islamlaşmış olmasına rağmen derin Göktanrı ve şaman inancının etkilerini, büyülerini, ayinlerini ve geleneklerini sürdürmüştü. Anadolu Selçuklu ve büyük Selçuklunun ayrılmasının kararında en büyük etkinin yine Kutalmışoğlu Süleyman Şah, Selçuk Bey’in oğlu Arslan Yabgu’nun torunu olarak Anadolu içlerini fetihle görevlendirilmiş, Anadolu’ya girişi ise Börü budun tarafından istihbarat ağıyla donatılmış ve Bizans ordusunda moral bozucu etkenler oluşturulmuş şekilde teslim alan Sultan Muhammed Alparslan sağlamıştır. Alâeddin Keykubad zamanında devlet işlerinde etkili olduğu söylenen Börü Budun teşkilatı bir çok dergah şeyhi, yönetici ve padişahın da üye bulunduğu gizli tarikatlar kurarak genişlemeye devam etmiştir. Alâeddin Keykubad, 1 Haziran 1237 tarihinde Kayseri’de vefat etti. Yerine İzzeddin Kılıç Arslan’ı veliaht tayin etmesine rağmen, teşkilatın isteğinin dışında büyük oğlu Gıyaseddin Keyhüsrev tahta geçti. Böylece Börü budun Anadolu Selçuklulardaki gücünü kaybetmeye başladığını anlayınca teşkilat gizlendi.
Eskişehir, Kütahya, Afyon ve Denizli, Selçuklu-İslâm kültürünün yerleştiği uc merkezleri olarak yükselip Gazi Türkmenlerin faaliyette bulunduğu en ileri uc bölgesiyle Selçuklu uc bölgesi arasında bir ara bölge haline geldiler. Uc bölgelerinde ortaya çıkan Türkmen beylikleri arasında Konya’ya hakim olan Karamanoğulları en kuvvetlisi görünüyor ve Selçukluların varisi olduğunu iddia ediyordu. Batı Anadolu’da Aydınoğulları, devrin şartlarına göre mükemmel bir donanma gücüne sahip bulunuyordu. Göçebe bir kavmin süratle denizci olması ve Adalar (Ege) Denizini alt üst eden gazalarıyla hayranlık uyandırması, şaşılacak bir gelişmeydi. Bu devir Anadolu’sunda yine mühim sayılabilecek bir güce sahip bulunan Germiyanoğulları, Karesioğuları, Menteşeoğulları, Saruhanoğulları, Hamidoğulları ve Candaroğulları beyliklerinden her biri, kendi hesabına yayılma mücadelesine girişti. Bunlar arasında Söğüt’te kurulan Osmanlı Beyliği en mütevazı bir durumda bulunuyordu.
Ertuğrul Gazi, tahminen doksan yaşında olduğu halde, 1288′de vefat ettiğinde, Osmanlı Beyliği; Karacadağ, Söğüt, Domaniç ve çevresinde 4800 kilometrekarelik mütevazı bir toprak parçasına sahipti. Ertuğrul Bey’in vefatından sonra, uçtaki Oğuz aşiretlerinin ittifakıyla, Kayı boyundan olduğu için, Osman Bey Börü budun yardımıyla hepsine baş seçildi. Diğer Anadolu beyleri birbirleriyle uğraşırken Osman Bey bu teşkilatın desteği ve yol göstermesi ile Bizans’la mücadele etti. Bu sayede, 1288′de Selçuklu sultanının gönderdiği hakimiyet alâmetlerini alan Osman Gazi, böylece kendi nüfuz bölgesini ve oradaki reayayı (halkı) Bizans’a ve komşu beylere karşı koruma mesuliyetini yüklenmiş oldu. Çevresine aldığı Samsa Çavuş, Konuralp ( Gök Börü ), Akçakoca ( Gök Börü ) , Aykut Alp, Abdurrahman Gazi gibi aşiret beyleriyle birlikte fetih hareketini başlatan Osman Gazi kısa sürede İnönü, Eskişehir, Karacahisar, Yarhisar, İnegöl ve Bilecik’i zapt etti. Bilecik’in fethi ve Osman Bey’in beylik merkezini buraya nakletmesiyle; Anadolu Selçukluları’nca Moğollara karşı girişilen başarısız Sülemiş isyanı neticesinde Sultan III. Alaaddin Keykubad’ın kaçması hemen hemen aynı tarihlere rastladı. Bu sebeple Selçuklu Devleti’nin başsız kalması neticesinde daha serbest hareket etmeye başlayan Osman Gazi, bağımsızlığını (istiklâlini) ilan etti (27 Ocak 1300).
Osman gazi sahip olduğu mükkemmel istihbarat ağı sayesinde, gerek gizli Ahilik ve Yesevilik gibi tarikatların desteğini de alarak, önceden psikolojik olarak muhasara ettiği Bizans kalelerini tek tek ele geçirdi. efke, Mekece, Akhisar, Geyve ve Leblebici kalelerinin fethinden sonra Osman Gazi, askerî harekâtın başına oğlu Orhan Gazi’yi getirdi (1320). Osman Gazi, Bundan sonra ölümüne kadar, teşkilât meseleleriyle meşgul oldu.
Bilge Kağan
"Üze teŋri basmasar asra yir telinmeser Türk bodun iliŋin törüŋün kim artatı udaçı erti."
Ey Türk, gökte yer çökmedikçe, altta yer inmedikçe senin dilini,senin dinini, senin töreni kim bozabilir, titre ve kendine dön !
In E-Sim we have a huge, living world, which is a mirror copy of the Earth.
Well, maybe not completely mirrored, because the balance of power in this virtual world looks a bit
different than in real life. In E-Sim, USA does not have to be a world superpower, It can be
efficiently
managed as a much smaller country that has entrepreneurial citizens that support it's foundation.
Everything depends on the players themselves and how they decide to shape the political map of the
game.
Work for the good of your country and
see it rise to an empire.
Activities in this game are divided into several modules.
First is the economy as a citizen in a country of your choice you must work to earn money, which you
will get to spend for example, on food or purchase of weapons which are critical for your progress
as a fighter.
You will work in either private companies which are owned by players or government companies which
are owned by the state.
After progressing in the game you will finally get the opportunity to set up your
own business and hire other players. If it prospers, we can even change it into a joint-stock
company and enter the stock market and get even more money in this way.
In E-Sim, international wars are nothing out of the ordinary.
"E-Sim is one of the most unique browser games out there"
Become an influential politician.
The second module is a politics. Just like in real life politics
in E-Sim are an extremely powerful tool that can be used for your own purposes.
From time to time there are elections in the game in which you will not only vote, but also have the ability
to run for the head of the party you're in.
You can also apply for congress, where once elected you will be given the right to vote on laws
proposed by your fellow congress members or your president and propose laws yourself.
Voting on laws is important for your country as it can shape the lives of those around you.
You can also try to become the head of a given party, and even take part in presidential
elections and decide on the shape of the foreign policy of a given state
(for example, who to declare war on).
Career in politics is obviously not easy and in order to succeed in it, you have to have
a good plan and compete for the votes of voters.
You can go bankrupt or become a rich man while playing the stock market.
The international war.
The last and probably the most important module is military.
In E-Sim, countries are constantly fighting each other for control
over territories which in return grant them access to more valuable raw materials.
For this purpose, they form alliances, they fight international wars, but they also have
to deal with, for example, uprisings in conquered countries or civil wars, which may explode on
their territory.
You can also take part in these clashes, although you are also given the opportunity to lead a life
as a pacifist
who focuses on other activities in the game (for example, running a successful newspaper or selling
products).
At the auction you can sell or buy your dream inventory.
E-Sim is a unique browser game.
It's creators ensured realistic representation of the mechanisms present
in the real world and gave all power to the players who shape the image of the virtual Earth
according to their own.
So come and join them and help your country achieve its full potential.
Invest, produce and sell - be an entrepreneur in E-Sim.
Take part in numerous events for the E-Sim community.